Psikolium

Loading

Okul Fobisi ve Çözüm Önerileri

Yeni eğitim-öğretim yılı başladı. Birçok çocuk yeni sınıfına ve okuluna yeni bir başlangıç yapmış oldu. Bu başlangıç ebeveyn ve çocuk için yeni  sorunları da beraberinde getirdi. Bunların başında okula gitmek istememe, ödev yapmak istememe, erken uyumak istememe veya okulun kurallarına uymakta zorluk çekme gibi sıkıntılar başta görülmektedir.

Okul çocuklar için ilk sosyalleşme kurumu olmasına rağmen çoğu çocuk için korku unsuru olabiliyor. Okul fobisi çocuğun okula gitme konusunda isteksiz olması veya tamamen okula gitmeyi reddetmesi durumudur. Bu durumun sebepleri arasında anneden ayrılma, yeni otoritenin kurallarına uyma gibi durumlar başta gelmektedir. Bunun yanı sıra evden atılma veya eve döndüğünde anneyi (çocuğa bakım veren kişi) bulamama korkusu da bulunmaktadır. Okula başlayacak olan çocuğun yaşamında önemli bir değişiklik olmuşsa bu da okul korkusuna yol açabilir. Örneğin: yeni bir kardeş doğumu, göç, boşanma, haciz, sevdiği birinin ölümü vs. bu korkuyu yaşayan çocukların önce ev içi dinamiklerini göz önünde tutmak gerekmektedir.

Okul korkusu normal bir tepkidir her zaman okul fobisi olarak düşünülmemelidir. Ancak bu durumun giderek uzaması, çocuğun gittikçe okuldan soğuması, yapılan tüm çabalara rağmen sonuç alınamaması durumunda okul fobisi düşünülebilir. Belirtiler arasında; mide bulantısı, karın ağrısı, baş dönmesi, okul saatleri yaklaştığında sıkıntı artışı, sinirlilik, uykusuzluk, saldırgan davranışlar, iştahsızlık gibi rahatsızlıklar görülebilir. Anneye çok bağımlı bir çocuğun aniden anneden ayrılmasıyla ortaya çıkan bir durum olarak görülmektedir. Genellikle pazar akşamı yatmadan önce ve pazartesi sabahı görülebiliyor. Okul fobisi yaşayan çocukların ortak özellikleri; endişe, hassasiyet, duygusal yoğunluk, çabuk etkilenme, karşı tarafın duygularını fazla önemseme, utangaçlık, çekingenlik, sosyal kaçınma davranışları göstermedir. 

Okul fobisi yaşayan çocuğun bu süreci rahat atlatabilmesi için ailenin tutumu çok önemlidir. Unutulmamalıdır ki okula başlayan çocuk ilk kez ailesinden ayrılma durumu yaşayacak, yeni bir ortama uyum sağlamaya çalışacaktır. Bu durum çocuk için yeni bir süreçtir.  Çocuklarda ki geçiş süreçleri her zaman sabır gerektiren bir durumdur. Aileler olarak bu süreçte çocuklara destek olmak, anlayışla yaklaşmak her zaman en önemli unsurdur. Anne-baba sakinliğini korumalı, endişeye kapılmamalıdır. Eğer anne-baba çocuğun bu durumu karşısında endişelenir ve onu okula göndermezse bu davranış alışkanlık haline gelebilir. 

Okul korkusunun nedenlerinden biri de anne ve babanın çocukla olan ilişkisinin aşırı bağımlı olmasıdır. Çocuğun sürekli endişe duyan bir aile içinde yaşaması, her istediğinin yapılması ve sürekli huzursuz bir aile düzeninde yaşaması okul korkusuna sebep olan başlıca nedenlerdir. Bu geçiş dönemini daha rahat atlatmak için ailelerin uyması gereken bir takım durumlar ele alınabilir.

Okul korkusu yaşayan çocuğun okula gitmesi sağlanmalı fakat kesinlikle şiddet ve baskı uygulanmamalıdır. Kızmak, öfkelenmek, şiddet göstermek var olan durumu daha da ağırlaştırabilir. Çocuğa okul eğitiminin faydaları hakkında açıklayıcı bilgiler verilerek ikna edilmelidir. Orada yeni şeyler öğreneceğini, yeni arkadaşlarla tanışacağını ve oyun oynayacağını söylemek; şarkı söyleme, masal dinleme, yap-boz yapma, resim yapma gibi etkinliklerde bulunacağını anlatmak çocuğu heveslendirmek açısından yararlı olabilir. Aynı zamanda bu bilgi çocuk için  ön hazırlığın temel parçalarından biridir. Okul başlamadan çocukla birlikte okulu gezmek yararlı olabilir. Okul malzemelerini birlikte seçmek çocuğun motivasyonunu arttırır.

Çocukla korkuları hakkında konuşarak bilgi verilmelidir.   Okulda ne kadar kalacağını ne kadar süre sonra anne babayı göreceğini bilmelidir. Çocuk, onunla birlikte orada kalamayacağınızın bilincinde olmalıdır. Bunu ona söylemek gerekir. Okulun saat ve programına göre çocuğa: “Seni götürürken sana eşlik edeceğim”, “Biraz kalacağım”, “Anneler babalar gittiği zaman gideceğim ve öğlen(akşam) seni almaya geleceğim”, ya da x kişi seni almaya gelecek” gibi sözler söylemek ona güven verebilmek adına oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra okuldan ayrılırken çocuk bilgilendirilmelidir.  “Görüşmek üzere”, “ben gidiyorum” gibi açıklamalar yapmadan okuldan ayrılmak, habersiz gitmek çocuğa terk edilmiş ve kaybolmuş hissi yaratabilir.

Çocuğa verilen sözlerin tutulması gereklidir. Örneğin; anne ‘okuldan çıkınca seni ben alacağım’ veya ‘çıkışta seni burada bekliyor olacağım’ dediyse mutlaka sözünü tutmalıdır. Bu konuda tutarlı olmak önemli bir etkendir.

Ebeveynlerin çocuğun öğretmenleri ile  tanışarak ortak bir iletişim dili geliştirmesi önemlidir. Öğretmen yumuşak  davranmalı anlamaya çalışmalıdır. Çocuğun okulda güven ortamında olduğu hissettirilmelidir. Okul fobisi yaşayan çocuğa öğretmenin özel davranması, onun hassasiyetini dikkate alması gerekir.  Öğretmenle işbirliği içinde olmak çocuğun bu süreci atlatmasına yardımcı olacaktır.

Her okula gittiği gün ödül çizelgesi oluşturularak  abartılmadan ödüllendirme yapılabilir.  Başarısı ve çabası teşvik edilmelidir.   Hatta sınıf içinde ödüllendirilebilir. Çocuğun arkadaş ortamını güçlendirmek ve daha hızlı bir biçimde bağlılık sağlaması amacıyla sınıfa gelirken arkadaşları ile paylaşması için şeker, çikolata vs. gibi küçük hediyeler dağıtması sağlanabilir.

Anne-babanın kaygılarını asla belli etmemesi gereklidir. Okula gidileceği konusunda kesin kararlı davranılmalıdır. Mümkün olduğunca rahat olmaya çalışın. Okul kapısından ayrılırken ağlama krizi gösteriyorsa sakinleşmesi beklenilmelidir. Gerekirse sınıfa birlikte girilmelidir. Ancak belli bir süre sonra kademeli olarak sınıftan uzaklaşılmalıdır. Örneğin; aynı sırada otururken daha sonra sınıfın kapısında oturmak veya sınıf kapısında beklemek gibi.

 Okuldan döndüğünde gününün nasıl geçtiğini ve neler yaptığını sorun. Ancak onu konuşmaya zorlamayın. Kendiliğinden anlatmaya başladığında ilginizi ve dikkatinizi ona verin.

Unutulmamalıdır ki okula uyum zaman gerektiren bir süreçtir.  Eğer sorunları bu şekilde de çözemiyorsanız çocuğun mutlaka bir psikolojik yardım almasını sağlayın ve gerekirse anne baba olarak siz de destek alın.

Klinik Psikolog Gizem DURAN TÜZER

Whatsapp Danışma
Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım