Psikolium

Loading

Sürekli Kontrol Eden Patronunuz mu Var?

Bu bozukluğun en öne çıkan özelliği, düzenlilik, mükemmeliyetçilik, zihinsel ve kişiler arası ilişkilerde kontrollü olma gereksinimidir. Bundan dolayı esnek olamazlar ve verimlilikleri önemli ölçüde düşer. Genel popülasyonda %1, psikiyatri kliniklerinde %3-10 oranında rastlanır (Şahin, 2009).

Yapılan etkinliğin asıl amacını unutturacak derecede ayrıntılar, kurallar, listeler, sıralama, organize etme ya da program yapma ile uğraşıp dururlar. Burada önemli nokta işin özünden kopup ayrıntılarda boğulmalarıdır. O kadar incelikle düşünür ve her adıma büyük özenle bakarlar ki işin çıkması daha zorlaşır. İşin bitirilmesini zorlaştıran bir mükemmeliyetçilik gösterirler. Örneğin; kendisine özgü aşırı katı ölçütler karşılanmadığı için bir tasarıyı tamamlayamazlar. ‘Ben yaptım mı en iyisini yaparım ‘açıklaması da en karakteristik cümleleridir.

Boş zamanlarını değerlendirme etkinliklerinden ve arkadaşlıklarından yoksun kalacak derecede kendilerini işe ya da üretkenliğe adarlar (bu durum ekonomik gereksinimleri ile açıklanamaz). İşkolik olduklarını sanki hiç özel hayatları olmadığını düşünebilirsiniz. Gece yarısı atılan mailler, hafta sonlarına koyulan toplantılar, gönüllü yapılan mesailer onlara göre iş için normal fedakârlıktır. Başkaları onların standartlarını tutturamazsa onları paylar ve kınarlar.

Ahlak, doğruluk ya da değerler gibi konularda vicdanının sesini aşırı dinler ve esneklik göstermezler (bu durum kültürel ya da dinsel özdeşim ile açıklanamaz). Alt pozisyondaki çalışanlar için özel durumları gözetmeden ‘herkese aynı’ açıklaması ile sözde ‘adil’ davranırlar. Obsesif kompulsifler, astlarıyla olan ilişkilerinde genellikle onlara karşı uzlaşmacı bir tutum izlemezler ve onlardan beklentileri yüksek olur. Bunları, derinlerde yatan yetersizlik duygusundan ötürü yaparlar. ‘Yanlış davrandı, cezasını çekmeli, yapamıyorsa işi bıraksın’ sözleri onlara göre gayet adil ifadelerdir.

Özel bir değeri olmasa bile eskimiş ya da değersiz şeyleri elden çıkaramazlar. Biriktirme ve kontrol bozukluğun bir parçasıdır. Böylece kontrol edemedikleri travmatik yaşantıları bilinçdışı şekilde nesneleri (biriktirme, sürekli aynı düzende dizme vs) kontrol ederek rahatlatma eğilimindedirler.

Başkaları, tam olarak kendisinin yaptığı gibi yapmayı kabul etmedikçe, görev dağılımı yapmak ya da başkalarıyla birlikte çalışmak istemezler. Yine içlerindeki o her şeyi kontrol etme arzusu ile böyle yönelirler. Ayrıca bunun altında yoğun iç çatışmalar; kabul görmeyeceklerine ilişkin korku duymaları ve yaptıklarının uygun görülmeyip sonradan cezalandırılacaklarına dair endişeler yatmaktadır. Bu kaygılar güne dair değil geçmiş anne baba ilişkileriyle ilgili olup; ambivalans maziden kaynaklanmaktadır. ‘Bu işi ben kendim yapmalıyım, yoksa doğru yapılmayacak’ gibi spesifik açıklamaları vardır. İşler birikip yetişmeyince de ‘ her şey benim üstümde, normal’ diyerek astları suçlarlar.

Para harcama konusunda hem kendilerine hem de başkalarına karşı cimri davranırlar; para, gelecekte ortaya çıkabilecek felaketler için biriktirilmesi gereken bir şey olarak görülür.

Katı ve inatçıdırlar (APA, 2000). Gündelik ilişkileri resmi ve ciddidir. ‘İlke gereği ‘ ikili ilişkilerin seviyeli olmalı böylesi daha makul açıklamaları yaparlar.

Aliye Karaşahin

Whatsapp Danışma
Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım